RAPCİTY

Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Gdhgdwu4


Join the forum, it's quick and easy

RAPCİTY

Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Gdhgdwu4

RAPCİTY

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
RAPCİTY

rap,grafiti,hiphop,breakdance,kilp,mp3


    Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı

    Admin
    Admin
    Administrator
    Administrator


    Erkek
    Takımı : Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Fenerbahce
    Ruh hali : Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Anlayi10
    Doğum tarihi : 12/03/93
    Mesaj Sayısı : 260
    Yaş : 31
    Nerelisin : bursa
    Takma Adı : cino
    Favori Rapcin : Hepsi
    Kayıt tarihi : 09/03/08

    Kişisel ileti/Not defteri
    . .: RAPCİTY İYİ EYLENCELER DİLER

    Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Empty Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı

    Mesaj  Admin C.tesi Nis. 11, 2009 7:52 am

    Ceza - Fark Var ! - Yeni Şafak Röportajı Ceza_Y5Q9V3Y4U8O9



    Ceza
    Yeraltı ile başlayan müzik kariyerine Bomba Plak ile devam ediyor ve 10
    yıldır kendi deyimiyle sistemi cezalandırıyor. Ama o gördüğünüz
    Amerikan Rapçileri gibi değil. Ceza şarkısında olduğu gibi 'Aramızda
    Fark Var' diyor:

    Nefret ile Ceza. Nefret de Ceza da
    bana göre negatif şeyler. Ama Ceza bu iki kelimeye pozitif anlamlar
    yüklüyor. Ceza'daki baş kaldırış orta okul yıllarına dayanıyor. Okulda
    gördüğü şiddet ve maddi sıkıntıları, haklı olduğunda bile sesini
    çıkaramayan çocuğu almış onun yerine kelimelerini olabildiğince sert ve
    özgürce söyleyen bir Ceza koymuş. O içindeki öfkeyi şiddete değil
    şarkıya dönüştürüyor. Kendince gördüğü suçluları cezalandırıyor. Tıpkı
    Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sı gibi. O şarkılarıyla insanları
    agresifleştirdiğini değil tam tersine motive ettiğini düşünüyor. Bu
    yüzden onu Amerika'daki 'Rap'çilerle karıştırmayın. Çünkü Ceza ile
    onlar arasında 'irice' bir fark var.
    Kübra: Cezayı sadece şarkı
    sözlerinden, büyük laflar eden biri olarak biliyordum. Yazdığı şarkı
    sözleriyle yurt içinde ve yurt dışında bu kadar hayran kitlesine sahip
    olması ve Sezen Aksu, Candan Erçetin gibi ünlü isimlerle çalışması
    görünenin arkasındakini görme ihtiyacı uyandırdı. Kim bu Ceza? Sistemle
    ne derdi var? Gördük ki Ceza, önce kendini sorgu sandalyesine
    oturtuyor, sonra da suçluları. Üsküdar'da memur bir babanın çocuğu,
    elektirik teknisyeni Ceza, Rap star değilim diyor. Çünkü starlığa
    inanmıyor. Ama kınadığı şeylerin de başına geldiğini söylemeden
    edemiyor. Reklam filmlerinde oynamak gibi. Ne demişler; “Büyük lokma ye
    ama büyük söz söyleme!”


    Ne zamandan beri Ceza'sın?
    Rap'i ilk 1980'li yıllarda keşfettim. Bir
    süre sonra amatör olarak yazmaya başladığımda Ceza adını kullandım.
    Sonra Nefret Grubu'nu kurdum. 1999'da Yeraltı, 2000'de Meclisi Ala
    İstanbul, 2001'de ise Anahtar diye bir albüm yaptık. Sonra Medcezir,
    Rapstar, Yerli Plaka ve en son Bomba Plak çıktı.

    Ceza'nın geçmişinde nasıl bir yaşam var?
    Babam memurdu. Üsküdar'da
    gecekonduda oturuyorduk. Çok maddi sıkıntı çektik. O yaşlarda
    dinlediğim bir müzikti Rap. Zaten hep seçici bir çocuktum.
    Hangi özelliğinden etkilendin? Sloganik tarafı mı yoksa istediğin herşeyi söyleyebildiğin için mi?
    O zamanlar ne demek istendiğini anlamıyordum. Sadece ritmi hoşuma gidiyordu.
    Rap baskı altında kalmış, toplumda öteki olarak bakılmış siyahların müziği. Senin sebebin ne?
    Okulda
    gördüğüm muamele ile başladı herşey. İçime kapanık, az konuşan bir
    çocuktum. Haklı olduğumda bile sesimi çıkaramıyordum. Bu müzik benim
    çevremde gördüğüm yanlış giden şeylere karşı direnç göstermemi sağladı.
    Ben yazdıkça kendimi daha çok açtım. Duygularımı paylaşabildim.
    Tercüme edilmiş bir kitap gibi yani…

    Aslında şöyle; yaşadığım çevre kendinizi
    ispatlayabileceğiniz özgürlükleri olan bir toplum değil. Ama bu müzik
    ile kendime ait birşey yapmış oldum. Diğer insanlara dinlettiğim zaman
    'İşte bunu ben yaptım' diyorum.
    Yaşadığın zorluklardan biraz bahseder misin?

    Fakirlik yaşadım çok uzun
    bir süre. Ama bunları anlatmak istemiyorum. Tabiki yaşadığım çok şey
    oldu. Yokluğu çok yakından tanıyorum. Zaman zaman hala yaşıyorum. Okul
    hayatında da yaşadığım bir sürü şey var. Eğitim sistemiyle ilgili.

    Sen eleştirilen, hor görülen birimiydin?

    Bu müziği yapmaya başladıktan sonra daha
    çok hor görüldüm. Çünkü insanlar ön yargılıydı. Bu Amerikan müziği,
    kültürü dediler. Ama bizim ne anlatmaya çalıştığımızı duymak
    istemediler. Hep eğri oturup doğru konuşmaya dikkat ettim. Ama ezildim
    de.

    Annen öldükten sonra ne hissetin?
    Ençok sevdiğim insandı. Son nefesini annem
    kollarımda verdi. Kaybı hayatımda bir çöküş oldu. Bir daha
    toparlanamayacağımı düşündüm. Ama sonra farkettim ki ondan gelen
    yıkıntı bende bir güç oldu. Yazdıklarım ve duygularım değişti. Hemen
    hemen her albümümde annem ile ilgili bir söz vardır.

    Peki neden ceza? Kimi neyi cezanlandırıyorsun?
    Ben mecazi tarafıyla ilgileniyorum. Şiddete
    meyletmek yerine sözlerle cezalandırmak. Herhangi birşeyi şiddetle
    değil aklınızla cezalandırıyorsunuz.

    Peki suçlular kim?

    Savaşı destekleyip, masum çocukları öldürenler.

    Ya nefret. Nefret iyi birşey midir?

    Irkçılığa ve savaşa karşı nefret besliyorum o nedenle Nefret. Negatif gibi görünse de pozitif bir anlamı var.

    Başka nelerden nefret edersin?

    Doğanın insanlar tarafından yok edilmesi ve insanların birbirlerine karşı duydukları ayrımcılıktan nefret ediyorum.

    50 CENT ŞARKISINDA 'KADIN SATICISIYIM' DİYOR

    Öfkeni dile getirince rahatlıyor musun?

    Manevi bir haz duyuyorum. İnsanlarla bunu
    paylaştığım için tabiki rahatlıyorum. Ama onun ötesinde bir vatandaş
    olduğum için topluma karşı sorumluluğum olduğunu düşünüyorum. Toplumsal
    olaylar karşısında tepkisiz kalmak yerine müziğimle birşeyler
    anlatabiliyorsam, gençlere 'Aslında hayat böyle' deyip gözlerini
    açıyorsam ne mutlu bana. İsrail'in Filistin'e karşı yaptığı katliama
    karşı hiç bir sanatçı biraraya gelmedi. Bahsettiğim insanlar bir de
    demokrat geçiniyorlar. Ama ben herkesin içinde çıkıp 'İsrail'e kahrol'
    'Filistine özgürlük' diyorum.

    Bunu söylemek zorunda mısın?

    Değilim ama ben insanım. Orada zulüm gören bir halk var. Ben müziğimle toplumun üzerinde etkisi olan biriyim.

    Onyıl önce bu müziğe başladın, hangi cesaretle?

    Elektirik idaresinde 8 yıl çalıştım. Bir
    yandan da Nefret'in 3 albümünü ve Med-Cezir albümünü yaptım. Maddi
    anlamda hiç dönüşü olmadı. Dediğim gibi önemli olan benim duygularımı
    ifade etmem. İnsanlar bana 'Türkiye'de müzikten para kazanılmıyor sen
    bir de Rap yapacaksın, imkansız' dediler. Ailem de çok ön yargılıydı.

    Peki ya şimdi?

    Herşeye rağmen yine de ne oldum demiyorum.
    Çünkü yarın ne olacağımız belli değil. Albümünüz çıkar, insanlar bir
    süre size ilgi gösterir ama sonra kimse yüzünüze bakmaz. Elektrik
    faturanızı bile ödeyemezsiniz ama dışardan 'A bak Ceza' derler. İşin iç
    yüzü hiç öyle değil. Dediğim gibi manevi tutkum ve bu iş sayesinde
    insanlara, sevdiklerime faydam olmasa bana da bir yararı olmayacak.

    Herkes için yapıyorsun da insan ilk önce kendisi için yapmıyor mu bazı şeyleri?

    Tabiki önce kendiniz için yapıyorsunuz. Kendiniz bundan haz duymasanız o kişilere bunu sevdiremeyebilirsiniz.
    Dünyada standart Rap ekolü var. Beyzbol şapka, bol pantolan, küpe, arabalar, kadınlar…

    Bunun ne kadar içindesin?
    Böyle olmak zorunda değil. Amerikan kültürüne
    özenmedim. Her zaman bol pantolan giymiyorum. Onlarla bizim aramızda
    çok büyük farklar var.
    Ne farkın var?
    Onlar kadınları aşağılayıcı sözlerden,
    uyuşturucu sattıklarından, sokakta adam öldürüp dövdüklerinden
    bahsederler. Bununla övünürler. Türkiye'ye 50 Cent diye birisi geliyor.
    Söylediği şarkının anlamı 'Kadın satıcısıyım' demek. Acun programına
    çağırıyor ve Türkiye alkış tutuyor. Ben böyle şeylerden utanırım benim
    inancım ve görgüm böyle birşeye izin vermez. Hem görünüşümde hem de
    anlattıklarımda çok fark var. Sorumluluk sahibiyim. Ben Rap'i batıda
    gördüğümüz gibi değil kendi toplumuma göre yapıyorum.
    Şarkı sözlerinin bazılarında kendini överken bazılarında eleştiriyorsun…
    Tabi ben de zaman zaman kendimi eleştiriyorum.
    Yaptığım yanlışları düzeltmeye, hak yememeğe özen gösteriyorum.
    Maneviyatımla kendimi yargılıyorum çoğu zaman. Sert bir çıkışım
    olduğunda haklı da olsam yanlış yaptığımı hissediyorum. Kibrimi kontrol
    etmeye çalışıyorum. Bana göre insanlar hangi işi yaparlarsa yapsınlar
    eşittir. Bulunduğum camiada gördüğüm kibiri çok eleştiriyorum. Çünkü
    ben 'sanatçıyım ünlüyüm' rüzgarına hiç kapılmadım.

    Aslında ben yükselmiyorum, alçalan duvarlar diyorsun...
    Aynen. İnsanlar bizi fark ettiler aslında.
    Ceza yükseldi büyüdü diyorlar. Ben hep olduğum yerdeydim ama
    etrafımızda duvar vardı. O duvarlar yıkıldı insanlar bizi fark etmiş
    oldu.
    Yazdıklarını süzgeçten geçirir misin yoksa olduğu gibi mi yayınlarsın?
    Tabiki otokontrolünüz oluyor. Toplumun belli
    kesimlerinin rahatsız olduğu şeyler de içerebiliyor. İnsanların gönlünü
    kırmamak da gerekiyor. Artık sadece kendimi düşünerek yapmıyorum. Sizin
    beğendiniz kadar o insanların da beğenmesi gerekiyor. Yazarken
    kontrollü yazıyorum.
    Sert misin?
    Çok duygusalım aslında. Sertliğim de ondan kaynaklanıyor. Çok kolay sinirlenip çok kolay ağlayabiliyorum.
    Saldırgan mısın?
    İster istemez.
    Peki insanları agresifleştirdiğini düşünüyor musun?

    Hayır. Çünkü o bambaşka bir rap tarzı.
    Vurun, öldürün, ailenize karşı gelin gibi sözler yer alıyor. Ama ben
    öyle yapmıyorum. Daha fazla hırs ve moral veren şeyler yazıyorum.

    Peki bu iyi niyetli mesaj karşı tarafa ulaşabiliyor mu?
    Çoğunluk anlıyor ne demek istediğimi. Zaten
    sadece genç gruba şarkılar yapmıyorum. Benim çok değerli yazar,
    öğretmen, edebiyatçı, gazeteci dostum var. Hiç Türkçe bilmeyip müziğimi
    dinleyen çok insan var. Yurt dışında yüzü aşkın konser verdim.
    Mesajlarımın yerine ulaştığını düşünüyorum.
    YAZDIĞIM AŞK ŞARKILARIM VAR AMA…
    Aşık olmak gibi insanın çok inceldiği anlar olur. Neden yazmıyorsun öyle şarkılar?

    Aşk şarkısı da yazarım aslında. Kimsenin anlatmadığı şekliyle yazarım hatta.

    Küçümsediğin için mi yazmıyorsun?

    Hayır küçümsemiyorum. Türk müzik
    piyasasındaki örnekler gibi yazmam. Çünkü o şarkılarda sadece
    kelimelerin yeri değişiyor. Aslında yazdığım şeyler var ama
    yayınlamadım.
    Hep bir depresiflik var şarkılarında. Hiç eğlenmek için yazdın mı şu zamana kadar?
    Yerine göre eğlenceli şarkılarda yapıyoruz ama
    çoğunlukla yaralara parmak basıyoruz. Benim karakterimde bir
    depresiflik var bu doğru.
    Sen ne yapıyorsun tam olarak. Yani düzen mi değişsin istiyorsun?

    Öyle bir çabam yok. Çünkü biliyorum
    değişmeyeceğini. En azından yeni gelen nesil için birşeyler ne
    yapabilirim diye düşünüyorum.
    Cesaretin nereden geliyor?
    İçimden geliyor.

    Peki doğruyu söylediğin için 40 kapıdan kavulsaydın 41. kapıyı da çalar mıydın?

    Kesinlikle çalardım.
    Sen neleri eleştirdin başka? Mesela Kürt, Ermeni, Başörtüsü sorununa değindin mi? Yaptın da biz mi duymadık?

    Ben bu söylediğiniz tüm konulara değindim.
    Bir parçamda 'Başörtüsünü değil, Noel babayı kovun evinizden' diyorum.
    Ermenilerle de ilgili de yaptım. 'Ermeni, Rum komşum çoktur ama
    aramızda hiçbir problem yoktur olsa bile geçinip gideriz bize göre hava
    hoştur.' 'Türk ya da Kürt, Alevi ya da Sünni, Laz ya da Çerkes, Fenerli
    ya da Cimbom biz 'puzze'ız biz anadoluluyuz bak bu plaka yerli' bunları
    hep yazdım.

    Evet sen sözlerinle bir nevi puzzle
    yapıyorsun. Puzzle'ın parçalarını nereden buluyorsun? Ben entellektüel
    birikime sahip biri değilim. Ama kendimi geliştirdim. Ansiklopedi ve
    sözlük okudum. Ama okul hayatını sürdüremedim.

    Neden?
    Üsküdar Cumhuriyet Lisesi'nde müzik hocamız
    bizi fülütle döverdi. İngilizce öğretmenimden çok dayak yedim. Elektrik
    dersinde yumruk da yedim. Ortaokulda beni döven kişi Gülten Yalçın'dı.

    Yaramaz bir çocuk muydun?

    Ne kadar yaramaz olursanız olun o çeşit bir muameleyi hak etmez. En az iki günde bir dayak yiyordum.
    Rap star değilim

    Rapstar diye bir albüm yaptın. Rap star olur mu? Sen starlık kavramını her fırsatta eleştiriyorsun.

    Ben bir defa rapstar değilim. Olmadığımı
    savunuyorum zaten. Ben bunu eleştirmek için yaptım. Ben ne olduğunu
    anlamadan insanlar 'Star oldun' dediler. Ben bundan rahatsız oldum.

    Niye starlık kötü birşey mi?

    Değil aslında. İnsanların gözündeki
    starlıkla sizin yaşadığınız arasında fark var. Birçok arkdaşım var
    isimleri star diye anılan. Halkın arasına karışmazlar. Ama ben sokakta
    yürüyorum, vapura ve dolmuşa biniyorum.
    Sen nasıl yaşıyorsun peki?

    Kimsenin gönlünü kırmamaya çalışıyorum.
    Popüler olmak ve tanınmak gibi bir amacım da olmadı. Müziğiniz
    dinlendikçe tanınırsınız ve popüler olursunuz. Tanınmak istemiyorsanız
    müzik yapmazsınız. İyi bir iş yaparsınız duyulur bu kaçınılmaz.
    Rapstar'ın jüri üyeliğini yapıyorsun. Bu programlar insanları alenen sömürüyor. Nasıl bunun içinde var olabiliyorsun?
    İki yıldır bu programla ilgili bir baskı
    vardı. Ben olmasaydım çok alakasız insanları görecektiniz orada. En
    azından insanların yaptığına biz olmamış diyelim dedim. Ben de o
    formatta olmasını istemezdim ama dönüşleri de çok güzel oldu. Ulusal
    bir kanalda böyle birşeyin başlatılması çok güzel birşey. İnsanları o
    müziği anlatmaya ve yanlışları göstermeye çalışıyorum.
    Kınadım başıma geldi

    Para kazanmadan önce ve sonrasında neler değişti?
    Daha sorumluyum ve gözler üzerimde. İnsanların
    benden daha çok beklentisi var. Bir dönem bir kibire kapılıyordum.
    Çünkü dünya etrafımda dönmeye başlamıştı. Ama son anda kurtuldum.
    Parayla aran nasıl? Kalemini etkiliyor mu?

    İkinci planda. Eleştiren insanlar benim
    lüks bir yaşantı içinde olduğumu düşünüyorlar. 'O gece kulübü senin bu
    gece kulübü benim' gezdiğimi düşünüyorlar. Amerikan kliplerindeki gibi
    bir hayat zannediyor herkes. Ama öyle değil. Aileme sevdiklerimin
    dertlerine çözüm bulmak istiyorum. Kazandığımı paylaşıyorum.

    Herkes senin reklam filminde oynamanı eleştirdi…

    Paraya ihtiyacım olduğu için o reklam
    filminde oynadım. Bu durumu önceden sevdiğim bir sanatçıda gördüğüm de
    eleştiriyordum. Şimdi onları daha iyi anlıyorum. Kınadım ve başıma
    geldi. Ondan sonra bana yüzlerce teklif geldi. O kadar büyük paralardı
    ki bir gün içinde ev ve araba alabiliyordum. Ama yapmadım. İnsanlar
    yapılmayanı değil yapılanı görüyor.

    Reklamda oynamak kötü birşey mi ki? Neden eleştiriyorsun?
    Kötü değil ama bana yapılan eleştirileri
    kaldıramıyorum. Motivasyonumu düşürüyor. Benimde tabi ki kendi
    prensiplerim var. Sadece müzikten para kazanmak istiyorum.

      Forum Saati Çarş. Mayıs 08, 2024 1:34 pm